Güvence hesabı ; Türkiye Sigorta ve Reasürans şirketlerince oluşturulmuş bir tüzel kişiliktir. 5687 Sigortacılık Kanunu m.14 te düzenlenmiştir. Zorunlu sigortaların sağladığı teminatlar dışında kalan durumları kapsar.
Güvence hesabı riskleri minimize ederek ve güvence altına alınmış bir koruma sunarak ekonomik istikrarın sürmesini sağlar. Güvence hesabına uygulamada eski tabiriyle Garanti Fonu da denilmektedir.
İçindekiler
- 1 Güvence Hesabı Amacı
- 2 Güvence Hesabına Başvuru Koşulları
- 3 Güvence Hesabına Nasıl Başvurulur?
- 4 Güvence Hesabı Kapsamında Olan Sigortalar
- 5 Güvence Hesabından Karşılanmayan Zararlar
- 6 Güvence Hesabından Talep Edilebilecek Tazminat Tutarı
- 7 Güvence Hesabına Başvurulabilecek Haller
- 8 Güvence Hesabına Başvuru Zamanaşımı Süresi
- 9 Güvence Hesabının Rücu Hakkı Yargıtay Kararları
Güvence Hesabı Amacı
Güvence hesabı sigorta primlerinden yapılan kesintiler sonucu oluşturulan bir fondur. Trafik kazalarında sigorta güvencesinden yararlanılamayan hallerde zarar gören kişiye: sakat kalması durumunda sakatlık tazminatı; ölmesi halinde ise ailesi veya yakınlarına destekten yoksun kalma tazminatı öder.
Güvence hesabı , meydana gelebilecek mağduriyetleri karşılamayı veya en aza indirmeyi hedefleyerek, sigortalıların mağdur edilmesinin önüne geçmektedir.
Dikkatinizi Çekebilir: Noterlerin Hukuki Sorumluluğu
Güvence Hesabına Başvuru Koşulları
Başvuru Kriterleri
Güvence hesabına başvurabilmek için uyulması gereken bazı temel kriterler vardır:
Başvuracak kişinin en az 18 yaşında olması ve hukuksal ehliyete sahip olması gerekmektedir.
Güvence hesabından yaralanmak için Bedensel zararlar dışındaki maddi zararlar,sakatlanma ve ölüm halinde farklı belgeler istenir:
- I. Ölüm Halinde Gereken Belgeler :
- Kaza tespit tutanağı resmi tastikli sureti,
- Olayın mahkemeye intikal etmesi halinde mahkeme kararı,
- Ölüm Raporu,
- Ölenin mesleği ile gelir durumunu ve desteklik ilişkisini gösterir belge.
- Hak sahiplerine Sosyal Güvenlik Kurumlarından gelir bağlanmış ise, bağlama kararı ile bağlanan gelirin peşin değerini gösteren belge,
- Aile nüfus kaydı aslı ve veraset ilamı,
- Kaza ile illiyeti gösteren diğer belgeler.
- II. Sakatlanma Halinde Gereken Belgeler :
- Kaza tespit tutanağı resmi tasdikli sureti,
- Hastane raporu aslı veya resmi tasdikli sureti,
- Maluliyet oranını gösterir hastane raporu aslı veya resmi tasdikli sureti,
- Olayın mahkemeye intikal etmesi halinde mahkeme kararı,
- Kaza ile illiyeti gösteren diğer belgeler.
III. Sigortacılık Kanunu’nun 14.(c) maddesi uyarınca bedensel zararlar dışındaki maddi zararlar için Belgeler : a. Poliçe sureti,
- Kaza tespit tutanağı resmi tasdikli sureti,
- Eksper Raporu,
- Varsa mahkeme kararı sureti,
- Hasar bedeli sigortalı tarafından ödenmiş ise ödeme ile ilgili belgelerin suretleri,
- Kaza ile illiyeti gösteren diğer belgeler.
Hak sahiplerinin zamanaşımı süresi içinde başvuru dilekçeleri ve yukarıda belirtilen durumlardan hangi durum için başvurulacak ise ona uygun belgelerle Güvence Hesabı’na başvurmaları gerekmektedir.
Güvence Hesabına Nasıl Başvurulur?
Güvence Hesabının sorumluluğunun doğduğu hallerden birisinin gerçekleşmesi durumunda hak sahiplerinin Yani; Üçüncü kişiler, sürücü ve diğer yardımcı kişiler, işletenin yakınları (mal zararları hariç) vs. söz konusu zorunlu sorumluluk sigortasının tabi olduğu zamanaşımı süresi içerisinde yazılı olarak Güvence Hesabına başvurması gerekir.
Güvence Hesabı Kapsamında Olan Sigortalar
- Zorunlu Mali Mesuliyet (Trafik) Sigortası,
- Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk (Taşıma) Sigortası,
- Karayolu Yolcu Taşımacılığı Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza (Zorunlu Koltuk) Sigortası,
ç. Yeşil Kart Sigortasına ilişkin Türkiye Motorlu Taşıt Bürosu ödemeleri,
- Tüpgaz Zorunlu Sorumluluk Sigortası,
- Tehlikeli Maddeler Zorunlu Sorumluluk Sigortası,
- Motorlu araçlarla ilgili mesleki faaliyette bulunan teşebbüs sahiplerinin (KTK m: 104/2) ve yarış organizatörlerinin yaptıracağı sigortalar (105/3).
Güvence Hesabı, zarar görenlerin trafik kazası sonucunda uğramış olduğu zararları, zorunlu sigortalarla saptanan geçerli teminat miktarlarına kadar karşılar.
Güvence Hesabıyla, motorlu araç işletenin ve diğer zarar sorumlularının, zarar görene karşı sorumlukları ortadan kalkmamakta, Güvence Hesabıyla birlikte devam etmektedir.
Güvence Hesabından Karşılanmayan Zararlar
- Motorsuz araçların neden olduğu zararlar,
- İşletilme halinde olmayan motorlu araçların neden olduğu zararlar,
- Manevi zararlar,
- G. H. Yön. m:9/1-ç dışında kalan durumlarda eşyaya ilişkin zararlar,
- İşletenin (kendisinin) uğradığı bedeni ve eşyaya ilişkin zararlar,
- İşletenin, eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere karşı yöneltebileceği tazminat talepleri,
- Motorlu aracı çalan veya gasp edenler ile bu kimselere yardım edenler veya aracın çalındığını veya gasp edildiğini bilerek bu araca binen yolcuların uğramış olduğu zararların Hesabın teminat sınırı kapsamı dışındadır.
Güvence Hesabından Talep Edilebilecek Tazminat Tutarı
Güvence Hesabı teminat limitleri ; rizikonun gerçekleştiği tarihte geçerli zorunlu sigorta poliçesinin teminat limitleri ile sınırlıdır.
Bu teminat tutarlarını aşan zararlar için ise diğer zarar sorumlularına gidilerek temin edilmeye çalışılmaktadır.
Sigorta K. m.14 gereğince hesap tarafından inceleme yapılarak tazminat hak sahibine ödenir. Bu tazminatın sınırı ise yukarıda belirtildiği gibi zorunlu trafik sigortası poliçesinde yer alan teminat limitleridir.
Tazminat belirlenmesinde:
Yaralanmalı kazalarda mağdurun yaşı, gelir düzeyi,raporla belirlenmiş maluliyet oranı ve kusur oranı dikkate alınır.
Ölümlü kazalarda ise destekten yoksun kalanların yaşı, merhumun maaşı, yaşam süresi, beklentisi ve kusur oranı gibi faktörler dikkate alınır.
Güvence Hesabının bazı hallerde ödediği tutarı kusurlu tarafa rücu etme hakkı bulunmaktadır. Bu doğrultuda Karayolları Trafik Kanunu (KTK)’nin 108. ve Güvence Hesabı Yönetmeliğinin 16/c maddesinde zarardan sorumlu olan kişilere, hesaptan yapılan ödemeler nedeniyle rücu hakkının kullanılacağı düzenlenmiştir. Dolayısıyla araç sürücüsünün tam kusuru ile sebebiyet verdiği zararı Güvence Yönetmeliği ve mevzuat gereği ödemek durumunda kalan kişiler, yine yönetmelik gereği ödediği tazminatı, araç sürücüsüne veya mirasçılarına rücu edebilecektir.
Bu kapsamda Güvence Hesabı üçüncü kişilere karşı ödemiş olduğu tazminatı istiap haddinin aşılması, alkollü ve ehliyetsiz araç sürülmesi haller olmasa bile işletene rücu hakkına sahiptir. Nitekim aracın sigortasının olmaması tek başına işletenin kusurlu olduğunu ve Güvence Hesabının rücu hakkını doğurmaktadır.
Güvence Hesabına Başvurulabilecek Haller
Güvence Hesabına başvuru koşulları 5684 sayılı Sigorta Kanunu m.14/f.2 ve Güvence Hesabı Yön. m.9/1’de belirtilmiştir. Buna göre,
1- sigortalı kişinin belirlenememesinden ortaya çıkan mahrumiyetlerde,
Yalnızca zarar görenlerin bedensel zararları (ölüm ve yaralanma) için sorumluluğu doğmakta olup eşyaya ilişkin zararlardan sorumlu tutulamaz.
Birden çok motorlu aracın katıldığı trafik kazalarında, motorlu araçlardan (sigortalılardan) sadece birisinin tespit edilememesi halinde dahi zarar görenin zararına karşı müştereken ve müteselsilen sorumluluk gereğince Güvence Hesabının da sorumluluğu doğar.
2- Rizikonun yaşandığı zamanda zorunlu sorumluluk sigortasının bulunmaması nedeniyle meydana gelen zararlarda
Aracının sigortasını yaptırmamış bulunan işletenin ve diğer zarar sorumlularının zarar görene karşı sorumluluğu Güvence Hesabı ile birlikte devam eder.
Zarar gören öncelikle işleteni ve diğer zarar sorumlularını takip etmesi gerekmeyip, doğrudan doğruya Güvence Hesabına başvurarak zararının karşılanmasını isteyebilir.
Başlangıçta sigortalı olup da sonradan sigorta poliçesi feshedilen veya zorunlu sorumluluk sigortası poliçe süresi sona erip de yenilenmeyen araçlar hakkında da bu hükmün uygulanır.
3- Gasp edilmiş veyahut çalınmış araçların kaza yapmalarının ardından meydana gelen hasarların tazmininde
KTK uyarınca işletenin sorumluluktan sıyrıldığı durumlarda, zorunlu sorumluluk sigortacısı da zarardan sorumlu tutulamaz. Sigorta güvencesinden böylelikle yoksun kalan zarar görenler, ekonomik yönden zayıf olan hırsız ve gasp edenle baş başa kalır. Ancak bedeni zararlarının tazmini için Güvence Hesabına başvurabilirler
4- Sigorta şirketleri ile yaşanabilecek herhangi bir problem sonucunda da güvence hesabına başvurularak mağduriyet giderilebilmektedir.
Zorunlu sorumluluk sigortacısının malî bünye zaafiyeti nedeniyle sürekli olarak bütün branşlarda ruhsatlarının iptal edilmesi veya iflası halinde, trafik kazasında zarar görenler, diğer hallerden farklı olarak burada hem bedeni hem de eşyaya (araç ve diğer eşya hasarları) ilişkin zararlarının karşılanmasını Güvence Hesabından isteyebilirler.
Zorunlu sorumluluk sigortacısının kazadan önce veya sonra (zamanaşımı süresi içinde) iflas etmiş olması arasında fark yoktur.
Zorunlu sorumluluk sigortacısının konkordato ilan etmesi halinde de sigorta güvencesinden yararlanamayan zarar görenler, Güvence Hesabı teminatından yaralanabilirler.
Birden fazla motorlu aracın katıldığı trafik kazalarında, kazaya katılan araçlardan birinin sigortacısının iflas etmiş olması halinde dahi zarar gören Güvence Hesabına başvurabilir.
Güvence Hesabına Başvuru Zamanaşımı Süresi

Güvence Hesabına karşı yöneltilecek tazminat talepleri KTK m.109 f.1’e göre tazminat sorumlusunun öğrenildiği tarihten itibaren 2 ve herhalde 10 yıllık zamanaşımı süresine tabidir.
KTK m.109 f.2’de düzenlenen ceza zamanaşımı Güvence Hesabı hakkında da uygulanmalıdır.
Güvence Hesabının diğer zarar sorumluları aleyhine açacağı rücu davaları ise yine KTK m.109 f.4 uyarınca 2 yıllık zamanaşımına bağlıdır.
Güvence Hesabının Rücu Hakkı Yargıtay Kararları

…17. Hukuk Dairesi 2015/4373 E. ,2017/11830 K. …
2918 sayılı KTK’nın 91.maddesinde; motorlu araçların trafik sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu Güvence hesabı Yönetmeliğinin 9.maddesinde,
trafik sigortası bulunmayan araçların neden olduğu bedensel zararlar için Güvence hesabına başvurulabileceği belirtilmiş, motorlu bisikletin tanımının yapıldığı 2918 sayılı KTK’nin 3.maddesinde; motorlu bisikletin, silindir hacmi 50 cc’yi geçmeyen içten patlamalı motorla donatılmış ve imal hızı saatte 50km den az olan bisiklet olduğu düzenlenmiş,
2918 Sayılı KTK’nın 103. maddesinde ise; motorsuz taşıtlar ile motorlu bisiklet sürücülerinin hukuki sorumluluğunun genel hükümlere tabi bulunduğu öngörülmüştür.
Somut olayda, davalı Güvence hesabı vekili cevap dilekçesinde, plakasız ve tescilsiz motorsiklet nedeniyle müvekkilinin sorumluluğunun olmadığını savunmuştur.
Kazaya neden olan tescilsiz vasıta, dosya içerisinde yer alan kaza tespit tutanağında … … marka tescilsiz motorlu bisiklet olarak geçmektedir. Dosya kapsamından aracın trafik sigortası yaptırması zorunlu bir araç olup olmadığı anlaşılamamaktadır. O halde mahkemece araç üzerinde gerektiğinde bilirkişi incelemesi yaptırılmak sureti ile aracın cinsi, modeli, silindir hacmi, trafik sigortası yaptırması zorunlu araçlardan olup olmadığı belirlenerek, trafik sigortası yapılması zorunlu araçlardan olmadığının anlaşılması halinde davacının davalı Güvence hesabı’ndan talep hakkının bulunmadığı gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi doğru görülmeyip bozmayı gerektirmiştir.
…17. Hukuk Dairesi 2010/4361 E. ,2011/2017 K. …
Dava dilekçesinde davacıların çocuğu küçük M….. U…….’a çarpan araç tespit edilemediğinden dava Güvence hesabına yöneltilmiştir.
Mahkemece, Güvence hesabına olay tarihinden işleyecek yasal faiz ile sorumlu tutulmuştur. Olay tarihinde yürürlükte bulunan 5684 sayılı yasanın 14. maddesi ve Güvence hesabı yönetmeliğinin 14 ve 15. maddesi gereğince, gerekli belgelerle birlikte Güvence hesabı başvuru yapıldıktan sonra temerrüde düşeceğinden davalı Güvence hesabı yönünden sigorta bedelini ödeme yükümlülüğü ancak bu tarihte, böyle bir başvuru olmadığı takdirde ise dava tarihinde doğmaktadır.
O halde, davacılar tarafından dava açılmadan önce Güvence hesabına gerekli belgelerle birlikte başvuru yapılıp yapılmadığını araştırarak, sonucuna göre davalı yönünden temerrüt faizine hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde olay tarihinden itibaren faizden sorumlu tutulması isabetli değildir.
…17.Hukuk Dairesi 2012/10084E. ,2013/661 K. …
Mahkemece toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre davanın kabulü ile ….132,00 TL tazminatın davalılardan yasal faiziyle birlikte tahsiline, faizin davalılardan Güvence hesabı için ….07.2011 dava tarihinden, diğer davalılar yönünden ….07.2011 olay tarihinden itibaren işletilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı Güvence hesabı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun …. Maddesinin …. bendinde:
a)Sigortalının tespit edilememesi durumunda kişiye gelen bedensel zararlar için,
b)Rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dâhilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlar için,
c)… şirketinin malî bünye zaafiyeti nedeniyle sürekli olarak bütün branşlarda ruhsatlarının iptal edilmesi ya da iflası halinde ödemekle yükümlü olduğu maddî ve bedensel zararlar için,
ç)Çalınmış veya gasp edilmiş bir aracın karıştığı kazada, Karayolları Trafik Kanunu uyarınca işletenin sorumlu tutulmadığı hallerde, kişiye gelen bedensel zararlar için,
d)Yeşil Kart Sigortası uygulamaları için faaliyet gösteren Türkiye Motorlu Taşıt Bürosunca yapılacak ödemeler için, başvurulabileceği hükmüne yer verilmiştir.
Ayrıca Güvence hesabı Yönetmeliğinin …. maddesinde de ; benzer biçimde düzenleme yer almaktadır.
Somut olayda davacının maliki ve sürücüsü olduğu aracın trafik kazası sonucu hasarlanması nedeniyle araçta meydana gelen zarar ve değer kaybı istenmektedir.
Yukarıda da belirtildiği üzere 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun …(…) maddesinin b. bendi ile Güvence hesabı Yönetmeliğinin …. maddesinin b bendi maddesi gereği ; rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dahilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararların tazmini için Güvence hesabına müracaat edilebilir. Araç hasarları ve buna bağlı olarak değer kaybı Güvence hesabından talep edilebilecek zararlardan olmamasına rağmen hükmedilen araç hasar bedeli ile değer kaybından davalı Güvence hesabının sorumlu tutulması doğru görülmemiştir.
…17. Hukuk Dairesi 2014/21373 E. , 2017/3115 K. …
Dava, Güvence hesabının …. kişiye ödediği tazminatın rücuen tahsili için yaptığı … takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.. Yönetmeliğinin …/b maddesi uyarınca, rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dahilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlar , Güvence hesabından talep edilebilir. Aynı yönetmeliğin “Rücû hakkının kullanılması” başlıklı …. maddesinin ….maddesi (a) bendi uyarınca da, hesaptan yapılan ödemeler nedeniyle, zorunlu sigortasını yaptırmayan kişilere veya zarardan sorumlu kişilere davacının rücu hakkı vardır. Güvence hesabının rücu edebileceği tazminat tutarı, sigortasız araç sürücüsünün kusur oranına ve zarar görenlerin gerçek zararına göre belirlenir.
Dosya kapsamına göre, hükme esas alınan ve Av. … … tarafından düzenlenen 09…..2013 tarihli bilirkişi raporunda, kazada ölen … …’in annesinin destek zararının toplam ….372,00 TL olduğu, davacı Güvence hesabının hak sahibi anneye toplam ….504,00 TL ödediği belirtilmiştir. Raporda, desteğin %40 kusuru dikkate alınarak hesaplama yapılmıştır. Bu nedenle, davacı Güvence hesabı ödemesi gerekli rakamdan daha az bir rakamı hak sahiplerine ödediğine, başka bir deyimle davacı Güvence hesabının hak sahiplerine ödediği toplam tazminat tutarı ödemesi gerekenden az olup, fazla olmadığına göre ödediği rakamın tamamını davalıdan Rücuen isteyebilecektir. Mahkemece, davanın tümden kabulü gerekirken, davacı Güvence hesabının ödediği rakamdan ikinci kez %40 kusur indirimi yapılarak yazılı şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
…10. Hukuk Dairesi 2013/17157 E. ,2013/21072 K. …
Hukuk Genel Kurulu’nun 13.03.2013 gün 2012/10-1156 E. 2013/339 K. sayılı kararında da belirtildiği üzere, …6111 sayılı Kanunun 59.maddesi ile 2918 sayılı Kanunun 98.maddesinde yapılan değişiklik ve 6111 sayılı Kanunun Geçici 1.maddeleri birlikte gözetildiğinde; Kanunun yürürlük tarihinden önce meydana gelen trafik kazalarında, 2918 sayılı Kanunun 98.maddenin 2.fıkrası düzenlemesinden, primlerin aktarılmamış olması halinde sigorta şirketleri ve Güvence hesabının sorumluluğunun devam edeceği anlamının çıkarılabileceği görülmekte ise de, bu hükmün aynı maddenin 3.fıkrası ile birlikte değerlendirildiğinde; maddenin, sigorta şirketleri ve Güvence Hesabı’na eski hükümlere göre, rücu hakkı verdiği şeklinde değil, süresinde aktarılmayan primleri tahsil için takip yapabilme yetkisini verdiği, dolayısıyla, sigorta şirketlerinin ve Güvence hesabının, yapacağı aktarım ile prim aktarma borçlarının sona ereceği şeklinde anlaşılması gerekir. Buna karşılık aktarımın yapılmaması halinde, Kurumun sigorta şirketine, Güvence hesabına , işletene ve şoföre rücu hakkının devam edeceği şeklindeki düşünce, Kanun’un amacına uygun düşmeyecektir. Özellikle Yasa’da aktarım için üç yıllık bir sürenin öngörülmüş olması nedeni ile, aktarımın yapıldığı tarihe kadar sorumluluğun devam edeceğinin kabulü, 6111 sayılı Kanunun Geçici
1.maddede düzenlenen geçmiş dönemlerin prim ve katkı paylarının aktarımı hükmü fiilen uygulanamaz hale gelecektir. Bunun sonucunda da Kurum, geçmiş dönem için hem primleri ve katkı paylarını tahsil ederken aynı zamanda, zararını rücuan tahsil edebileceği için sebepsiz zenginleşebilecektir.
Sonuç olarak, Kurumun, süresinde aktarılmayan prim ve katkı payları için sigorta şirketlerine karşı 5510 sayılı Kanunun 89.maddesine göre takip yaparak tahsil yetkisi bulunduğu gözetildiğinde, trafik kazası nedeniyle sigortalıya yapılan tedavi giderleri için 6111 sayılı Kanun’un 59.maddesi ile 2918 sayılı Kanun’un 98.maddesinde yapılan değişikliğin yürürlük tarihi olan 25.02.2011 tarihinden itibaren, sigorta şirketlerine, Güvence Hesabına, sürücü ve işletene karşı, Kurumun rücu hakkının sona erdiğinin kabulü gerekir…“
Yukarıda belirtilen açıklamalar karşısında, bozma ilamımızda belirttiğimiz yasal düzenlemeler sonrasında, trafik kazaları sonucu genel sağlık sigortalılarına yapılan sağlık giderlerinin zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi limiti kapsamında kalan kısmı yönünden Kurumun rücu imkânının kalmadığı gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.